Ekonomi

TİP avukatları, Ruhsar Pekcan hakkındaki suç duyurusunun detaylarını anlattı

İzel Sezer – @izelsezer

Türkiye İşçi Partisi (TİP); Ticaret Bakanı olduğu dönemde kendisine ve eşine ait firmadan bakanlığa piyasanın üzerinde bir fiyata dezenfektan satışı yaptığı ortaya çıkan Ruhsar Pekcan hakkında Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’na suç duyurusunda bulundu. TİP avukatlarından Özgür Urfa ve Kağan Şeker, suç duyurusunun ayrıntılarını İleri Haber’e anlattı.

TİP adına, Eski Ticaret Bakanı Ruhsar Pekcan hakkında görevi kötüye kullanma, irtikap, ihaleye fesat karıştırma, haksız mal edinme, nitelikli dolandırıcılık suçlarından soruşturma yürütülerek kamu davası açılması ve cezalandırılması talebinde bulunduklarını söyleyen Av. Özgür Urfa, bakanlığa yapılan dezenfektan satışı sürecini şöyle özetledi:

‘’Ruhsar Pekcan, söz konusu ihaleler sırasında Ticaret Bakanlığı görevini ifa etmekte olan bir kamu görevlisidir. Pekcan’ın yönettiği Ticaret Bakanlığı, pandemi sürecinde, bakanlık bünyesinde kullanılmak üzere gerekli dezenfektanın temini için, mal alım süreci başlattığı ve söz konusu alım için kendisine ve eşi Hasan Pekcan’a ait Karon Mühendislik Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi ile bu şirketin ortaklarından Nanoksia Biyoteknoloji Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketi ile anlaşmaya varmış. Söz konusu alımın, 4734 Sayılı Kamu İhale Kanunu uyarınca, anılan kanunda yer alan usullerden hangisi ile gerçekleştirildiği tespit edilmemekle birlikte, Şirket ile Ticaret Bakanlığı arasında alım için sözleşme kurulduğu açık. 

Ruhsar Pekcan ve eşi Hasan Pekcan’a ait ‘Nanoksia’ adlı şirketin, bakanlığa piyasanın üzerinde bir fiyata dezenfektan sattığı ortaya çıktı. Nanoksia tarafından Ticaret Bakanlığı’na 175 TL’ye verilen beş litrelik dezenfektanın aracı kuruluşa 100 TL’ye satıldığı, aracı kuruluşun da piyasada 150 TL’ye satışa sunduğu belgelenmiş durumda. Yine Ticaret Bakanlığı’na litresi 35 liraya satılan dezenfektanın, TGS Yer Hizmetleri’ne 14,35 liraya satıldığı da 27 Nisan 2021 tarihinde Sözcü gazetesinin haberiyle ortaya çıktı.’’

‘DOĞRUDAN VEYA DOLAYLI HİÇBİR ŞEKİLDE İHALELERE KATILAMAZLAR’

‘’Alımın bedeli Kamu İhale Kanunu bakımından önem arz etmekle birlikte, alım usullerinden hangisi tercih edilirse edilsin, ilgili kanunun 11. Maddesinde ihaleye katılamayacak olanlar açıkça belirtiliyor’’ diyen Urfa, ilgili maddeleri şöyle sıraladı:

c) İhaleyi yapan idarenin ihale yetkilisi kişileri ile bu yetkiye sahip kurullarda görevli kişiler.

d) İhaleyi yapan idarenin ihale konusu işle ilgili her türlü ihale işlemlerini hazırlamak, yürütmek, sonuçlandırmak ve onaylamakla görevli olanlar.

 e) (c) ve (d) bentlerinde belirtilen şahısların eşleri ve üçüncü dereceye kadar kan ve ikinci dereceye kadar kayın hısımları ile evlatlıkları ve evlat edinenleri.

Doğrudan, dolaylı veya alt yüklenici olarak, kendileri veya başkaları adına hiçbir şekilde ihalelere katılamayacaklarını ifade eden Urfa şöyle konuştu:

Hangi ihale yöntemi tercih edilmiş olursa olsun, yukarıdaki koşulları taşıyan eski Ticaret Bakanı Ruhsar Pekcan’ın kendisine ve eşi Hasan Pekcan’a ait şirketten dezenfektan alımı gerçekleştirmiş olması, ihale sürecinde hukuka aykırı hareket edildiğini ortaya koymaktadır. 

‘KAMU DAVASI AÇILMASI VE CEZALANDIRILMASI GEREKLİ’

Bakanlık görevi sırasında haksız menfaat elde eden Pekcan’ın, mal bildirimlerinin incelenmesi ve bu hususta ilgili kanunun ceza hükümleri doğrultusunda işlem yapılması gerektiği konusunda herhangi bir şüphenin bulunmadığını söyleyen Av. Urfa, sözlerini ‘’Pekcan hakkında görevi kötüye kullanma, irtikap, ihaleye fesat karıştırma, haksız mal edinme, nitelikli dolandırıcılık suçlarından soruşturma yürütülerek, kamu davası açılması ve cezalandırılması gerekmektedir’’ şeklinde sonlandırdı.  

‘İHALEYE FESAT KARIŞTIRMA SUÇUNUN KAPSAMI DARALTILDI’

Suç duyurusunda bulunan TİP avukatlarından Av. Kağan Şeker ise Kamu İhale Kanunu’nda yer alan doğrudan temin usulünün, ihale sürecinin şeffaflığını ve tarafsızlığını ortadan kaldırır bir nitelik barındırdığının altını çizdi ve ekledi:

‘’Doğrudan temin usulünün, ihale usulleri arasında yer aldığı kanunun 18. Maddesinin, değiştirilerek bu kapsamdan çıkarılmış olması, ihaleye fesat karıştırma suçunun kapsamını son derece daraltmaktadır.’’

‘KANUN İZİN VERSE DAHİ ETİK-POLİTİK BİR TUTUĞUM GEREĞİ İHALEYE KATILMAMASI GEREKİRDİ’

Ruhsar Pekcan’ın, kendisine ve eşine ait bir şirketten dezenfektan alımına ilişkin yaptığı anlaşmanın doğrudan temin yoluyla yapıldığını tahmin ettiklerini söyleyen Şeker, ‘’Bu usulün değil de diğer ihale usullerinin tercih edilmiş olduğu varsayımında durum kamu açısından daha da vahim bir nitelik taşıyor’’ dedi.

‘’Tabii ilk olarak bunun tespiti mühim, doğrudan temin yolu yahut diğer ihale usullerinden hangisi tercih edilmiş olursa olsun, Kamu İhale Kanunu’nun ihaleye katılamayacaklar arasında saydığı, kaldı ki saymasa dahi etik-politik bir tutum gereği ihaleye katılmaması gereken bakanın, kendi bakanlığı ile bir anlaşma imzaladığı Bakanlığın metniyle de açık açık kabul edildi’’ diyen Av. Kağan Şeker, ‘’Bu sebeple, Türk Ceza Kanunu’nun eyleme uygun suçlarından, ihaleye fesat karıştırma suçu, görevi kötüye kullanma suçu, irtikap suçu, nitelikli dolandırıcılık suçu ve 3628 sayılı Mal Bildiriminde Bulunulması, Rüşvet ve Yolsuzluklarla Mücadele Kanunu uyarınca, haksız mal edinme suçu ile ilgili gerekli soruşturmanın yapılarak şüpheli Ruhsar Pekcan’ın cezalandırılması ve haksız edinilen malın müsaderesi talebiyle suç duyurusunda bulunduk’’ şeklinde konuştu.

‘GÖREVDEN ALINMASI, ŞÜPHENİN VARLIĞINA KUVVETLİ BİR DELİL’

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Ruhsar Pekcan’ı görevden alması ile neticelenen bu sürecin aslında, kovuşturma için yeterli şüphenin varlığına ilişkin kuvvetli bir delil olduğunu söyleyen Av. Şeker, sözlerini ‘’Bakan Pekcan’a ilişkin süreç, Kamu İhale Kanunu’nu da yeniden tartışmaya açmak gerekliğini bir kez daha gözler önüne sermektedir’’ ifadeleriyle sonlandırdı.

NE OLMUŞTU?

Eski Ticaret Bakanı Ruhsar Pekcan ve eşi Hasan Pekcan’ın ortak olduğu Nanoksia Biyoteknoloji ve Karon Mühendislik firmalarının bakanlık bünyesindeki kurumlara toplam 9 milyon TL’lik dezenfektan sattığı belgeler ortaya çıkmıştı.

Pekcan, bu belgelere ilişkin açıklama yapmış ve şirketten 507 bin 880 liralık ürün alındığını kabul etmişti. Kendi şirketinin kendi bakanlığına ihalesiz satış yapması üzerine Pekcan’a tepkiler büyümüş, ardından AKP’li Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından görevden alınmış fakat hakkında herhangi bir soruşturma başlatılmamıştı.



Yazıyı Kaynağından Okuyun →

Mert Ege

Editör, 28 yaşında, Gazetecilik mezunu. Gündemi takip ederek sizlere en güncel ve gerçek haberleri ulaştırmayı hedefler. Objektif ve ilkeli yayın kendisi için en önemli ve hassas konuların başında gelir.

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu