CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu, AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a yönelik “Demokrasi yoluyla bir diktatörü bu ülkeden göndereceğiz” sözleri nedeniyle 4 yıl 8 aya kadar hapsinin istendiği davadan beraat etti. Hâkim, davaya konu olan sözlerin hakaret olarak değerlendirilemeyeceğini belirtti
Kaftancıoğlu hakkında açılan davanın ikinci duruşması, bugün Bakırköy 23. Asliye Ceza Mahkemesi’nde yapıldı. Duruşmaya Kaftancıoğlu’nun yanı sıra avukatı Taylan Özkan Kırmızı ile Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın avukatı Ferah Yıldız katıldı.
‘HAKARETTEN ZİYADE BİR TESPİTTİR’
Bir önceki duruşmada Kaftancıoğlu’nun beraatına yönelik mütalaasını açıklayan savcı, talebini tekrarladı. Duruşmada söz alan Kaftancıoğlu, dün akşam canlı yayında rahatsızlık geçiren Erdoğan’a geçmiş olsun dileklerini iletti
“Diktatör” sözü ile ilgili de değerlendirme yapan Kaftancıoğlu, “Diktatör ifadesi, uluslararası siyasi terminolojide kullanılan bir kavramdır. Bu kavramı kullanmış olmak konusunda sıkıntı görmüyorum. Bunu kullanmak, hakaretten ziyade bir tespittir. Başka söyleyeceğim bir şey olamaz ancak neden dava açılmıştır, onun cevabı da bende yoktur” dedi.
‘HUKUKUN ÜSTÜNLÜĞÜNÜN YAŞANACAĞI SÜRECİ HEP BİRLİKTE GÖRECEĞİZ’
Kaftancıoğlu’nun avukatı da bir önceki celsede belirttikleri hususlarla taleplerin geçerli olduğunu ve beraat talebinde bulunduklarını söyledi. Erdoğan’ın avukatı ise bir önceki beyanını tekrar ettiğini belirtti.
Son sözü sorulan Kaftancıoğlu, “Güzel memleketimizde hukukun üstünlüğünün yaşanacağı süreci hep birlikte göreceğiz” dedi.
Hâkim, davaya konu olan sözlerinin hakaret olarak değerlendirilemeyeceğini belirterek Kaftancıoğlu’nun beraatine karar verdi.
‘DİKTATÖR KAVRAMININ NE OLDUĞUNU HEPİMİZ BİLİYORUZ’
Duruşma çıkışında kısa bir açıklama yapan CHP İstanbul İl Başkanı Kaftancıoğlu, şunları söyledi:
“Bugün seçime bir ay kala bir yandan sahada çalışırken bir yandan da böyle gelip mahkemelerde ifade verip çıkıyoruz. Bugün ne mutlu ki davamızdan beraat ettik. Bir toplantıda gençlere ‘Bu ülkede demokrasi yoluyla bir diktatörü göndereceğiz’ demiştim. Diktatör kavramının ne olduğunu hepimiz biliyoruz. Burada bana beraat kararı verilmesinden ziyade, Mersin’de cezai ehliyeti olmayan bir kişinin ‘diktatör’ dediği için gözaltına alındığı bir ülke ve adaletten bahsediyoruz. 14 Mayıs’tan itibaren bu ülkede hukukun üstünlüğünün sağlandığı, yargı mensuplarının hukuk çerçevesinde çalıştığı ve birilerinin talimatıyla davaların açılmadığı ve mahkemelerin gerçek anlamda işlerini yaptığı süreçlere hep birlikte tanıklık edeceğiz. Kendisi her ne kadar bana sürekli dava açsa da ben kendisine bir kez daha geçmiş olsun diliyorum.” (ANKA)
