Eylülün başında orta vadeli programı açıklayacağız
Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, memleketi Batman’da Organize Sanayi Bölgesi’ndeki bir fabrikanın Ar-Ge merkezinin açılışına katıldı. Şimşek, “Yapısal reform gündemimiz var. Eylülün başında orta vadeli programı açıklayacağız” diye konuştu.
Burada yaptığı konuşmada para politikasında bir rasyonelleşmeye doğru gittiklerini belirten Şimşek, “Yeni dönemde bizim en büyük önceliğimiz tabii ki makro finansal istikrarın pekiştirilmesi. Onun için bildiğiniz gibi para politikasında bir rasyonelleşmeye doğru gidiyoruz. Maliye politikasında deprem etkisi, ki bir kerelik bir etkidir, onun dışında kalan alanda yine Türkiye’nin bütçe dengelerini maksim kriterleri ölçüsünde şekillendiriyoruz. Dolayısıyla bir taraftan mali disiplini tekrar tesis ediyoruz, bir taraftan para politikasında enflasyonu tek haneye düşürecek bir çaba içerisine girmiş bulunmaktayız. Bunları destekleyecek bir de yapısal reform gündemimiz var. Eylülün başında orta vadeli programı açıklayacağız. Orta vadeli programda biz yapısal reformlar noktasında da yol haritamızı paylaşacağız. Dolayısıyla orta vadeli program hem özel sektör için hem kamu için önemli bir rehber, bir yol haritasını ifa edecek. Enflasyon politikasını Merkez Bankası paylaştı. 2024 ve sonrasında gerek para politikasını, gerek maliye politikasını, gerekse gelirler politikasını biz bu çerçevede şekillendireceğiz. Dolayısıyla enflasyonu tekrar tek hanelere düşürmek için bütün politika araçlarını kullanacağız” dedi.
‘1 PUAN DİYE GEÇİŞTİRİP DURMAYIN’
Bakan Şimşek, fiyat istikrarının sağlanması ile Türkiye’nin büyüme yönünde ivme kazanabileceğini kaydetti. İhracatın artırılmasına yönelik ihracatçının finansmana erişim sorununu çözmek için reeskont kredilerini 5 katına çıkardıklarının altını çizen Şimşek, “Fiyat istikrarı sağlandığında ülkemizin çok daha hızlı büyüyeceğini geçmişte gösterdik. 1923-2002 arası ortalama büyümeye oranla son 20 yıldaki ortalama büyüme oranını karşılaştırdığınız zaman 1 puan daha yukarıdayız. Çünkü uzun bir süre enflasyonu tek hanede tutabildik. O büyüme potansiyelimizi, performansımızı artırdı. 1 puan diye geçiştirip durmayın, 100 yıllık bir perspektifle baktığınız zaman Türkiye ekonomisi ölçeğinde 1 puan 1 trilyon dolara denk geliyor. Dolayısıyla eğer biz fiyat istikrarını sağlayabilirsek, ki bu konuda kararlıyız, büyüme ivmemizi yukarıya çekebiliriz. Bu Türkiye’nin gelişmiş ülkelerle arayı daha hızlı kapatmasını sağlayacaktır. Bizim en büyük önceliğimiz ihracat. İhracatı önceliklendirdiğimizi nereden anlayacaksınız? İhracat reeskont kredilerini biz şimdi günlük 5 katına çıkartma kararı aldık. Yani günlük 350 milyon lira civarında bir kaynak tahsis edilmişti, şimdi biz onu günlük 1.5 milyara çıkartma kararı aldık. Dolayısıyla ihracatçının finansmana erişim sorununu önemli ölçüde çözeceğiz” diye konuştu. (İHA)