Kira krizinde ev sahibi kiracı uyuşmazlıklarına çözüm arayışı kapsamında, sorunların zorunlu arabulucuya taşınması gündeme geldi.
Adalet Bakanlığı bir süredir konuyla ilgili teknik düzeyde çalışmayı sürdürüyor. TBMM’nin açılacağı ekim ayında, ev sahibi-kiracı arasındaki sorunların dava öncesi zorunlu arabulucuya gönderilmesine ilişkin yasal düzenleme Adalet Bakanlığı tarafından Meclis’e sunulacak.
Dünya’dan Hüseyin Gökçe’nin aktardığına göre; bakanlık istatistiklerine göre arabuluculukta ortalama anlaşma oranı yüzde 50’nin üzerinde. En yüksek oran yüzde 57 ile işçi-işveren anlaşmazlıklarında yaşanırken, ticari anlaşmazlıkların yüzde 52’si arabuluculuk ile çözülüyor.
Arabuluculuk Kurul Üyesi ve Ankara Hacı Bayram Veli Üniversitesi Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Abdulkerim Yıldırım, kira bedelinin tespiti, bedelin ödenmesinde temerrüde düşülmesi durumunda ortaya çıkan hukuki sorunlar, kira sözleşmesinin feshi ve tahliye konuları uyuşmazlık alanları olarak öne çıktığını söyledi.
Yıldırım, bu alanda yargılamanın çok uzun zaman alabildiğine dikkat çekerken, bunun da toplumsal barışa zarar verebileceği değerlendirmesinde bulundu.
Yıldırım, “Arabuluculuğun en önemli faydası sistemin hızlı, etkin, ekonomik ve her iki tarafın da memnun olacağı bir çözüm üzerinde uzlaşıyla sonuçlanabilmesidir. Gerçekten de zorunlu arabuluculuk olarak da ifade edilen dava şartı arabuluculukta anlaşma oranları hiç de azımsanmayacak ölçüdedir” dedi.
