Dün Türk Lirası’nın hızla değer kaybettiği saatlerde Merkez Bankası’nın ‘arka kapıdan’ 2,5 milyar dolar sattığı ortaya çıktı. Buna rağmen TL yüzde 8’e yakın değer kaybetti.
İktidar, uzun süredir piyasa dışı düzenlemeler, Merkez Bankası (MB) ve kamu bankalarının ‘arka kapı’ satışlarıyla dövizi baskı altında tutmaya çalışıyordu. MB, döviz kurunda artışını engellemek için rezervlerini kamu bankaları aracılığıyla eritiyordu.
Seçimler sonrasıysa döviz kurlar ‘serbest’ bırakıldı. Mehmet Şimşek’in ekonominin başına getirilmesiyle kurun serbest bırakıldığını düşünen ekonomistler, TL’nin kademeli olarak değer kaybetmesini beklediklerini ama dünkü hareketin ölçülü olmadığını söylüyor.
ABD merkezli haber ajansı Bloomberg de kamu bankalarının dolar kurunu dengelemek için Türk Lirası’nda ‘defansa’ geçtiğini yazmıştı.
Merkez Bankası’nın eski başekonomisti Hakan Kara da Merkez Bankası’nın dün 2,5 milyar dolar sattığını belirtti. Buna rağmen TL’nin değer kaybetmeye devam ettiğine dikkat çekti.
Kara, Twitter’da şunları yazdı:
“*Dün yine rezervlerden 2,5 milyar doların yakıldığının anlaşılmasından sonra bugün CDS (519 seviyesinde.)
*Konunun uzmanı olmayanlar için: Yabancı para borcu ödeyememe riski arttıkça yukarda gördüğünüz CDS artar çünkü CDS borcu sigortalamanın fiyatını temsil eder.
*Dış borcu yüksek, kendi parasıyla borçlanamayan ülkelerde Merkez Bankası rezervi CDS’in en önemli belirleyicilerindendir.”
